Miami Grand Prix’si sıralamalarının ardından Ferrari takım patronu Fred Vasseur SF25’in özellikle tek tur performansında yaşadığı sıkıntılara dair açık bir analiz sundu. Araç, tıpkı geçen yılki SF-24 gibi lastikleri ideal şekilde kullanmakta zorlanıyor. Ancak bu kez sorun sadece lastik tipiyle değil aracın köklü sorunlarıyla da ilgili gibi görünüyor.
Miami sıralama turlarındaki telemetri verileri her şeyi apaçık gösteriyor. Motorsport’un analizlerine göre Ferrari, Max Verstappen’e kıyasla dört virajda yaklaşık 0.7 saniye kaybetti. Özellikle ilk virajda 0.2 saniye, 7 ve 8. virajlar arasında 0.15 saniye ve viraj 12 ile 16 arasındaki bölümde toplam 0.35 saniye fark oluştu. Bu kayıplar SF-25’in yavaş virajlardaki yetersizliğini ortaya döküyor.

Williams ve Haas gibi takımlar bu alanlarda Ferrari’den daha hızlıydı. McLaren ise düşük hızlı virajlarda üstünlük sağladı. Bu da ön aksın tepkiselliği ve yumuşak mekanik ayar sayesinde oldu. Ferrari’nin rakipleri gelişme kaydederken SF-25 hala doğru denge noktasını arıyor. Aracın güçlü yanı olan düzlük hızları bile artık fark yaratmaya yetmiyor.
SF-25, yüksek hızlı virajlarda ise sadece mütevazı bir gelişim gösterdi. Bu süreç SF-24 döneminden beri sürüyor. Ancak aracın düşük hızlardaki kronik tutunma sorunu ve yetersiz mekanik yol tutuşu sürüyor. Leclerc’in altını çizdiği gibi: “Sorun sadece denge değil, genel anlamda tutunma eksikliği var.”
En çarpıcı veri ise Leclerc’in kullanılmış lastiklerle daha hızlı kısmi zamanlar kaydetmiş olması. Bu aracın yeni lastikteki maksimum tutunmayı kullanamamasından kaynaklanıyor ve sıralamalarda yaşanan sorunların net bir göstergesi. Bu eksiklik yarışta da etkili çünkü arkadan başlamak Ferrari’yi trafik ve kirli hava etkisine maruz bırakıyor.

Cidde’de görüldüğü gibi SF-25’in belki de tek güçlü yönü düzlük hızları. Mercedes’in düşük sürtünmeli ayarlarıyla benzer hızlara ulaşılsa da Ferrari bu avantajı iyi kullanamıyor. Sebebi ise tek turda bu hızı destekleyecek diğer alanlarda (virajlar, mekanik tutunma) oldukça zayıf kalınması.
McLaren ile her piste uyum yeteneğiyle öne çıkıyor; Red Bull ise (Miami hariç) DRS ile birlikte mükemmel düzlük hızına ve hızlı viraj performansına sahip. Ferrari, düzlükte 2024’e göre 6 km/h kazanç sağlasa da virajlarda aynı ölçüde gelişim gösteremedi.
Tüm bu veriler ışığında SF-25’in çok yönlü aerodinamik bastırma kuvvetine sahip olmayışı ve mekanik zemin ayarlarının sınırlı oluşu özellikle karmaşık pistlerde ideal ayar aralığını bulmayı zorlaştırıyor.
Ayarlarla bazı eksikler giderilebilir ancak karmaşık pistlerde bu yeterli olmuyor. Çünkü bir eksik düzeltilirken başka bir zayıflık ortaya çıkıyor. Yarış temposunda SF-25 daha rekabetçi olabilir çünkü lastik yönetimi daha az kritik hale geliyor. Ancak arkadan başlamak Ferrari’nin stratejik anlamda etkin bir yarış ortaya koymasını zorlaştırıyor.

SCUDERIA FERRARI TÜRKİYE sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.